« The "Blue Stream" Gas Project: Not a Pipe-Dream Anymore | Main | Kazakhstan’s Search for Export Pipelines »

"Mavi Akim" Doğalgaz Projesi: Artik Bir Rüya Değil

Mavi akım projesinin tamamlanması konusundaki kuşıkular son dönemlerde daha da arttı. Bunun birinci nedeni, Türkiye'deki krizin sürmesi ve bizzat Mavi Akım anlaşımasına yönelik yolsuzluk soruşıturması.

Türkmenistan doğalgazının Hazar Denizi yatağından geçirilerek Azerbaycan ve Gürcistan üzerinden Türkiye'ye iletilmesini kapsayan, ancak uzun süredir askıda olan Hazar Ötesi Doğalgaz Boru Hattı (TCGP) projesinin savunucuları ise, bu kuşıkuların ikinci kaynağını oluşıturuyor. Bununla birlikte, Mavi Akım projesinin, programlandığından biraz daha geç olsa da gerçekleşımeyeceğine inanmak için fazla bir sebep yok. Daha da önemlisi bu proje, Türkiye ile Rusya arasında, savunma sanayi de dahil, değişıik sanayi sektörlerindeki işıbirliğinin derinleşıtirilmesini de gündeme getiriyor. Bu iki ülke arasında zaman içinde, Çeçenistan ya da Kürtler konusunda tartışımamaya yönelik sessiz anlaşıma örneğindeki gibi, bazı özel konularda yakınlaşımayı temel alan bir stratejik itilaf da zaman içinde ortaya çıkabilir.

Evveliyat

1997 Aralık ayı ortalarında, o dönemin Türkiye Başıbakanı Mesut Yılmaz, Rusya eski Başıbakanı Viktor Chernomyrdin ile "Mavi Akım" adı verilen bu doğalgaz boru hattını inşıa etmeye yönelik bir anlaşıma imzalamışıtı. Bu yılın baharında ise, Türk basınında çıkan ve boru hattının Türk kesiminin inşıaatına ilişıkin mukavelenin ihale yapılmadan imzalandığı yolundaki iddiaları kapsayan bazı haberler, savcıların mukavele sürecini incelemeye almasına yol açtı. Anavatan Partisi mensubu Enerji Bakanı Cumhur Ersümer, siyasi baskılar sonucu 26 Nisan günü istifa etmek zorunda kaldı. Gazetelerdeki haberlere göre, onbeşı hükümet görevlisine ilişıkin yolsuzluk suçlamalarını kapsayan iddianamede Ersümer'in de adı geçiyordu. Bununla birlikte, 22 Mayıs günü parlamento, Ersümer'in dokunulmazlığının kaldırılması amacıyla muhalefet tarafından verilen önergeyi, oy çokluğuyla reddetti ve Ersümer'in sorgulanmasını engelledi.

Türk firması BOTAŞI ile Rus firması Gazprom, boru hattının karadaki bölümlerini büyük ölçüde tamamladılar. Toplamı 1200 kilometre olan boru hattının geri kalan en büyük bölümü ise, denizin altından geçecek olan 275 kilometrelik kısım. Bu bölümün inşıaatı ise Italyan ENI ve Rus Stroitransgaz firmaları tarafından, Japon mühendislik firması Saipem'in de katkılarıyla gerçekleşıtirilecek. Boru hattının denizaltındaki bölümü, en sorunlu bölüm ve tamamlanmasının gecikmeli olabileceği de gözönüne alınıyor. Deniz yüzeyinin iki kilometre altına kadar inecek olan bu bölüm, bugüne dek en derine döşıenmişı boru hattının yarı derinliğinde olacak. Boru hattını Karadeniz'in en derin kesimlerine döşıeyecek olan gelişıkin donanımlı "Saipem 7000" gemisinin, Ağustos ayında Boğazlar üzerinden Karadeniz'e girmesi ve Eylül ayında işıe başılayarak yıl sonundan önce de bitirmesi planlanmışı bulunuyor. O zaman da boru hattının tamamı, 2002 yılı başılarında yapılacak olan deneme ve onay işılemlerine hazır olacak.

Gelişımeler

Son dönemde, Mavi Akım projesinin tamamlanmasına ilişıkin kuşıkular arttı. Bunun birinci nedeni, Türkiye ekonomisindeki krizin tırmanması; ikincisi de, Mavi Akım inşıaatındaki gecikmelerdi. Kriz konusunda, gerek IMF ve gerekse Dünya Bankası, Türk ekonomisine istikrar getirmeye yönelik paket kapsamındaki son kredileri serbest bıraktılar. Bu da, Türkiye'nin, öncelikle de bankacılık sektörünü gerçek anlamda yeniden yapılandırarak ekonomisini bir düzene sokmak için sahip olduğu son fırsat olabilir. Soğuk Savaşı sonrası dönemde, Türkiye'nin, ulusal bir enerji stratejisini gerçek anlamda oluşıturamadığı çok açık. Proje sayısının fazlasıyla artması ve değişıik kaynaklardan çelişıkili istatistiksel tahminler gelmesi de buradan kaynaklanıyor. Ayrıca Mavi Akım projesinde beklenen bu başıarı da, Ankara'nın stratejik bir planından çok, Türkiye ile Rusya arasında sanayi ve işı alanındaki çıkarların birbirine eklemlenmesine bağlı olarak ortaya çıkıyor. Uzun süredir askıda olan Hazar Ötesi Doğalgaz Boru Hattı'nın (TCGP) taraftarları ise, Mavi Akım inşıaatındaki gecikmelerin, Aşıkabat yönetimine ihracat pazarı bulma konusunda bir fırsat daha getireceğini öne sürüyorlar. Ancak TCGP projesi aslında fiilen ölü bir proje; çünkü ödeme konusundaki krizlerden kaynaklanan kısa vadeli kaygıların sürmesi ve olası yatırımcılarla yabancı tüketicileri birbirine karşıı kullanma hevesini kapsayan dar görüşılülüğü yüzünden Aşıkabat yönetimi, enerji alanındaki gelişıim için yapıcı bir strateji oluşıturmayı hiçbir zaman başıaramadı. ŞIimdi ise, Rusya'nın, Türkmenistan doğalgazını, Mavi Akım üzerinden Türkiye ve güney Avrupa'ya satması gerçekten mümkün hale geliyor. Önümüzdeki on yıl zarfında, Kazakistan doğalgazı da Rus sistemi içinde devreye girebilir ve bir ölçüde Türkmen doğalgazının yerini de alabilir, çünkü Türkmenistan doğalgazının da, Rusya'ya ulaşımak için Kazakistan'dan geçmesi gerekiyor. TCGP projesi bugünden başılayarak hızlandırılsa bile Rusya, Azerbaycan ve Iran doğalgazı, önümüzdeki beşı yıl zarfında Türkiye'deki talebi karşıılayacak noktaya gelmeden önce böyle bir projenin tamamlanıp tamamlanamayacağı da cevapsız bir soru işıareti olarak kalıyor. Bu arada, Kazakistan ve Özbekistan'daki doğalgaz arama ve çıkarma çalışımaları da devam edecek ve Türkmenistan'ın tarihi pazarlarına girilmesi de söz konusu olabilecek. Türkiye Dışıişıleri Bakanı Ismail Cem ile Rus mevkidaşıı Igor Ivanov'un Haziran başıındaki görüşımelerine de dikkat çekmek gerekiyor. Bu görüşıme sonunda iki bakan, ülkeleri arasındaki işıbirliği için bir çerçeve belirlemek amacıyla bir çalışıma grubu oluşıturmayı kararlaşıtırmışıtı. Ekonomik işıbirliği çerçevesinde bu çalışıma grubu, üçüncü ülkelere ihraç amacıyla ortak silah üretimi konusundaki olanakları da ayrıca inceleyecek. Rusya son dönemde Hindistan ile de buna benzer bir ortak üretim anlaşıması yapmışıtı. Rusya Devlet Başıkanı Vladimir Putin'in de, yıl sonuna doğru Ankara'ya bir ziyarette bulunması bekleniyor. Bütün bunlar, Rusya'nın Türkiye'deki etkinliğinin artık kurumsallaşıma şıansına sahip olduğunu gösteriyor. Özellikle de askeri üretim konusundaki işıbirliği fiilen yürürlüğe girerse, AB'nin taleplerini karşıılamaya yönelik anayasa değişıiklikleri bile artık bu durumu etkileyemeyecektir.
Developments: the last period, the Blue Stream project to completion ilişıkin kuşıkular increased.

Sonuçlar

Türk devletinin 1990'lı yılların başıında, (jeopolitik strateji alanındaki düşıüncelerinin yerinin doldurulamayacağı kanıtlanmışı olan) o zamanki Cumhurbaşıkanı Turgut Özal'ın önderliğinde başılatılan, Orta Asya'da nüfuz sahibi olmaya yönelik girişıimler, Türkiye'nin, bu ülkelerin aradığı gerçekten büyük çaplı ekonomik yardımları temin etme imkânına sahip olmaması nedeniyle hedefine ulaşıamamışıtı. Bununla birlikte Washington yönetiminin, 1990'lı yıllardaki Soğuk Savaşı sonrası dönemde Orta Asya'yı, stratejik açıdan enerji sektörünün dışıında tutmakta yaşıadığı zorluklar, Türkiye'ye kendi çıkarlarını kovalayabileceği bir alan bıraktı. Mavi Akım projesinin, Türkiye'nin Rus doğalgaz kaynaklarına olan bağımlılığını üçte iki oranından beşıte dört oranına çıkaracağı da tahmin ediliyor. Bu nedenle de son birkaç yıldır ABD'nin, Ankara'ya, endişıelerini ifade ettiği söyleniyor. Ancak Türkiye'nin, bölgede ABD tahakkümü altına giren yeni ülke olduğu yolundaki görüşıler ve özellikle de bir ABD-Türkiye-Israil çetesine ilişıkin uydurmalar da, olayları aşıırı derecede basite alan yaklaşıımlardı.


Copyright © Robert M. Cutler unless otherwise noted.
See reprint info if you want to reproduce anything in any medium.
For individual, non-commerical use only.
This Web-based compilation: Copyright © Robert M. Cutler
URL:  http://www.robertcutler.org/blog/2001/08/orta_asya_ulkelerinde_yayimlan.html
Turkish press translation of "The 'Blue Stream' Gas Project: Not a Pipe-Dream Anymore," first published in Central Asia – Caucasus Analyst 3, no. 15 (1 August 2001): 7–8.


RSS feed Atom feed Follow Facebook Networked Blog Twitter
notification

About

This page contains a single entry from the blog posted on August 6, 2001 11:15 AM.

The previous post in this blog was The "Blue Stream" Gas Project: Not a Pipe-Dream Anymore.

The next post in this blog is Kazakhstan’s Search for Export Pipelines.

Many more can be found on the main index page or by looking through the archives.

Powered by
Movable Type 3.33